Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

16 Temmuz 2009 Perşembe

AAAH ÇİKOLATA AHHH!!!


Çikolataya hayır diyebilmek, çikolatasız yaşayabilmek, verdiği mutluluktan uzak kalmak sanırım büyük çoğunluk için hayal bile edilemeyecek bir durum.
Bir süredir tatlıyı, çikolatayı hayatımda sıkı kontrolle tükettiğim için bu durumlarla oldukça fazla karşılaştığımı söyleyebilirim.
Çok tatlı olduğum için çikolata sınırlamamı ilk duyduğumda önceleri ahladım, vahladım, ben bu hallere düşecek hatun muydum diyerek sızlandım, kendimi paraladım :)
Çok zordu teklif edilen bir çikolataya hayır demek, hiç düşünmeden yiyen benim için.
Zordur çikolatasız günler, zooor!
Ama geçenlerde fark ettim ki o kadar da zor değilmiş hatta farkında olmadan iyi etkileri bile olabiliyormuş.
Her an tatlı yiyemediğiniz, aklınıza her esen zamanda küt diye bir ( tamam, dürüst olacağım çoğunlukla birkaç ) çikolatayı mideye indiremediğiniz için uzun aralıklarla kendinizi şımartmak için yediğiniz çikolatanın tadına daha çok varıyorsunuz. “Zaten kısıtlı yeme hakkım var bari iyisinden olsun” diye daha kalitelisini yemek istiyorsunuz. Çünkü sizin için o küçük parça çikolata acayip kıymetli oluyor :)
Çikolatanın benim hayatım boyunca hiç aklıma gelmeyen ama normal olarak herkesin ilk aklına gelen olumsuz etkisi sanırım kilo aldırmasıdır.
Ama her derde deva İsviçreli Bilim Adamları görünüşe göre bu sorunu da çözmüşler. Bugün Hürriyet Gazetesinde okuduğum bir habere göre çikolata diyarı İsviçre’de “Vulcano” adı verilen normal çikolatalardan %90 daha az kalori içeren ve ancak 55 derece sıcaklıkta erimeye başlayan bir çikolata üretilmiş.2 yıl içinde de piyasaya sürmeye başlayacaklarmış.
Merakla bekliyorum.