Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

6 Şubat 2009 Cuma

MUTLULUK KURABİYESİ


Siz hiç Mutluluk Kurabiyesi yediniz mi? Hayır mı? Abidin Dino’nun mutluluğun resmini yapıp yapmadığı konusunda net bir bilgi yok ( aslında Abidin Dino sergisinde ben de böyle bir kanıt göremedim ) ama Mutluluğun Kurabiyesi kesinlikle var ve ben size Mutluluk Kurabiyesi tarifimi veriyorum bu kez de. Hafta sonunda kendinize keyifli, lezzetli ve mutlu anlar yaratabilmeniz için…Sadece yerken değil, yaparken de aynı keyifi almanız dileğiyle…


MUTLULUK KURABİYESİ
İçindekiler:
3 yemek kaşığı pudra şekeri (dolu dolu)
3 su bardağı un
1 paket margarin
1 su bardağı çekilmiş fındık ( benim gibi + damla çikolata da koyabilirsiniz ama orijinal tarifte damla çikolata yok- NŞ )
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
kurabiyelerin üzerine tarçın / pudra şekeri

Yapılışı :
Margarin ikiye ayrılır.Yarısı eritilerek yarısı katı olarak pudra şekeri ile karıştırılır( Ben bu aşamayı katı bırakılan kısmı küçük parçalara ayırarak bıraktım, erittiğim kısmı üzerine dökünce daha rahat karıştırdım. Kaşıkla şeker ve yağ birbirine yedirilmeli- NŞ).Un (unu iyi kabarsın diye eleyerek kullanırım – NŞ) ,vanilya,kabartma tozu ve fındık karıştırarak hazırladığımız pudra şekeri ve yağ karışımına eklenir ve karıştırılarak hamur haline getirilir( damla çikolata ekleyecekseniz bu aşamada eklemeyin hamura karışıyor ve dağılabiliyor en son şekil vermeden hemen önce ekleyin- NŞ). Hamuru 1 – 1,5 saat beklettikten sonra ceviz büyüklüğünde parçalar halinde şekil verilir.Pembeleşince fırından alınır ( önceden ısıtılmış 170 derece fırına –NŞ).Soğuduktan sonra üzerine tarçın / pudra şekeri/tarçın+pudra şekeri serpilir.
Afiyet olsun :)

DOLMABAHÇE SARAYI


Bu son ve kararlı hamleme kadar çıkan birçok engel nedeniyle Dolmabahçe Sarayı’nı hiç gezemeyeceğim diye bir his taşıyordum. Sürekli Dolmabahçe Sarayı’na gidiş planlarımda bir aksaklık oluyordu hatta bir kez müze ziyaret saatini kaçırıp kapısından bile döndüm. Okul gezilerinde de yakalayamayınca bu talihsizliğin çocukluğumdan başladığına karar verdim:) Ama şeytanın bacağını kırdım ve çok soğuk bir gün seçmeme rağmen azimle planımı uyguladım. Aslında bu geziyi tek başıma yapmadım vakit geçirmekten çok çok keyif aldığım hayatın bana kazançlarından olan 2 arkadaşımla gerçekleştirdim daha doğrusu onları da sürükledim :)

Tabii bu tip etkinlikler sadece ödev hazırlar gibi gidip gezip eve dönüş şeklinde yapılmamalı. Biz 3 kafadar sabahın erken saatlerinde buluşarak önce güzeeel ve uzuuuun bir kahvaltı ve sohbet keyif yaptıktan sonra Saray gezmemiz için gerekli enerjiyi toplamış olduk. Enerjili bir şekilde gitmeniz önemli çünkü tüm bölümleri görmek istediğinizde yaklaşık 3 saatlik bir süreyi müzeyi gezmek için ayırmanız gerekmekte.

Müzeye girişte biletinizi alırken Harem bölümünü de gezmek istiyor iseniz bileti alırken bunu mutlaka belirtin. Daha sonrasında yeniden gidip bilet almakla uğraşmamış olursunuz. Yine bilet alımı sırasında Saray’ın içinde fotoğraf çekmek istiyor iseniz ayrıca bir ücret ödemeniz gerekmekte. Müze kart geçerli değil.

Tüm bölümleri gezmenizi öneririm. Sarayın tamamını, işleyiş tarzını, oradaki yaşamı anlayabilmeniz için yararlı olacaktır. Bahçede yürüyüş yapacak zaman da ayırın bu gezinizde. Çok fazla rağbet eden olmuyor ama bir de saat müzesi var Saray’ın bahçesinde görülmeye değer. Sanırım gezilecek çok yer var diye ziyaretçiler eleme yapmayı tercih ediyorlar ve bu yüzden ya kısacık ya da hiç gezmeden ayrılıyorlar saat müzesinden. Siz öyle yapmayın, bizim gibi gezin.

Müze gezilerinde Selamlık ve Harem bölümlerini rehber eşliğinde geziyorsunuz. Belli aralıklarla tur grupları oluşturularak düzenli bir şekilde gezebiliyorsunuz.

Daha önceki yazılarımda da belirtmiş olduğum gibi tüm detayları vermekten hoşlanmıyorum. Gidip görerek kendi izlenimlerinizi edinmeniz daha önemli bana göre. İşlek bir yol olması nedeni ile belki de sık sık önünden geçtiğimiz bir yer olan Dolmabahçe Sarayı’nı sadece yol kenarından değil, tüm ihtişamıyla kendisini de görmelisiniz.

Evet, okul gezilerindeki gibi ya da ödev hazırlar gibi gezmemenizi önermiştim. Saray’ı gezdikten sonra deniz kenarında güzel bir yürüyüş ve üzerine kumpir keyfi ve lezzeti ile günüzü sonlandırabilirsiniz.

Sizi bu kadar yürüttükten sonra hala enerjiniz var mı? O halde Taksim çok yakın akşam eğlenmeye devam edebilirsiniz :)